Sivas milletvekilleri İsmet Yılmaz, Mehmet Habib Soluk, Semiha Ekinci , Sivas Valisi Salih Ayhan, Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Adnan Boyacı, UNICEF temsilcisi Mehmet Buldu ve okul yöneticilerinin katıldığı "Kapsayıcı Eğitim Bağlamında Okul Yöneticilerinin Mesleki Gelişim Programı"nın kapanış toplantısında konuşan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, "Bizim aldığımız hiçbir karar yoktur ki öğretmenlerimizin parmak izi olmasın. Aldığımız hiçbir karar yoktur ki okul müdürlerimizden, il ve ilçe müdürlerimizden destek almayan. Mevzu ne olursa olsun Ankara'ya davet ediyoruz. Sürekli onlardan görüşler alıp, tartışıyoruz. Çünkü sizler sahada ve mutfaktasınız." dedi.

 

Bakan Selçuk, "Örneğin idareci olabiliriz, yani idareci derken aslında durumu idare eden, gelen evrak, giden evrakla yetinen kişiler olabiliriz." diye konuştu.

 

Bir de yönetişime inanmış yöneticiler olduğuna dikkati çeken Selçuk, şunları kaydetti: "Onlar taktik geliştiriyorlar, 'acaba bu işi daha iyi nasıl yapabilirim, acaba dünyada bir yenilik var mı, internette yeni bir içerik var mı, yeni bir kitap çıkmış mı... Benim bulunduğum mesuliyet her bir çocuğun hayatına dokunmaktı dolayısıyla bütün öğretmenlerimin huzuru, velilerimin, çocuklarımın mutluluğu benden sorulur' diyen bir yönetici varsa taktik geliştiriyordur, sürekli yenilik arayışındadır. Daha iyi olmak için bir öğrenme çabası vardır. Bir de liderler vardır, büyük liderler, onlar çığır açarlar, onlar oyunu yeniden kurarlar, onlar yeni bir strateji kurarlar, onlar liderlerdir."

 

Selçuk, "Eğer bizler okullarımızda yöneticilik anlamında bir farkındalığı geliştirirsek okullarımızın çok daha nefes alınabilir, çok daha güzel mekanlar olacağına şahitlik edeceğiz, bundan eminim. Yöneticilik anlamında sizin yaptığınız çalışmaların özellikle bu proje kapsamında UNICEF'in desteğiyle yaptığınız bu çalışmanın devam eden sürecin çok güzel bir halkası olduğunu düşünüyorum. Bizim sorumluluğumuz, bir okuldaki bürokrasiyi yürütmek değil; aslında bir milletin bayrağını yükseltmektir." ifadelerini kullandı.

 

Okul yöneticilerinin öğretmenler odasını bir huzur odası, huzur adası yapma gayretinde olması gerektiğini vurgulayan Selçuk, "Lütfen bu meseleyi, okul yöneticiliğini, bir geçim vasıtası olarak almayın, sadece kendi kişisel kariyeriniz olarak değerlendirmeyin. Bu meseleyi bir ülkenin bu topraklarda haysiyetiyle, şerefiyle ayakta durmasının bir askerliği olarak görün. Bu meseleyi 'Bizim medeniyete bir sözümüz var' cümlesini kurabilmek olarak düşünün. Bu meselenin okullarımızda bir çocuğumuzun hukukunu koruyup koruyamama, hakkını verip verememe meselesi." değerlendirmesinde bulundu.

 

Bakan Selçuk, eğitim yöneticilerini bir okulun bütün hikayesini yazan kişi olarak gördüklerini ifade etti.

 

9 ay önce okul müdürlerine yönelik bir çalışma yaptıklarını anımsatan Selçuk, şu bilgileri verdi: "Türkiye'den 900 kadar müdürü tespit ettik. Bu müdürlerin şöyle bir ortak özelliği vardı, bu müdürler kendi bulundukları ilçede, beldede, şehirde, 'Bu bölgenin imkanı en kısıtlı okulu hangisiyse ben oraya okul müdürü olmak istiyorum' diyen insanlardı. Bir başarı hikayesi yaratmışlardı. 150 yöneticiyi Ankara'ya davet ettik, 3 gün misafir ettik. Sizler bir, iki yılın içerisinde gerçekten şartları sınırlı olan bir okulda öğretmeni değiştirmeden, bütçeyi değiştirmeden öğrencileri değiştirmeden velileri değiştirmeden aynı kişilerle bu hikayeyi nasıl yazdınız. Bunu nasıl yaptınız dediğimizde 'Biz okula baktığımız kadar okulun dışına da baktık' dediler. Muhtarlarla, iş insanlarıyla, akademisyenlerle toplumun tüm paydaşlarıyla tek tek ilgilendik. Onlara projelerimizi, fikirlerimizi, hayallerimizi anlattık. O bölgede bir iş insanı bulamadıysak orada doğmuş, büyümüş ama İstanbul'da yaşıyorsa onları ziyaret ettik. Sosyal medyayı etkin kullandık, aklı olandan akıl aldık, fikri olandan fikir aldık. 'Her zaman daha iyisini yapabiliriz' inancıyla meseleye kendimizi adadık. Bu çabanın bu koşularda yapılabildiğini görmek gerçekten mutluluk verici. Çünkü bu eğer Türkiye'nin 900 ayrı okulunda yapılabiliyorsa bütün Türkiye'de yapılabilir demektir. Sadece mevcut şartları küçümsememek şartıyla."

 

Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, eğitim konusunda alınan kararlara ilişkin, "Bizim aldığımız hiçbir karar yoktur ki öğretmenlerimizin parmak izi olmasın. Aldığımız hiçbir karar yoktur ki okul müdürlerimizden, il ve ilçe müdürlerimizden destek almayan. Mevzu ne olursa olsun Ankara'ya davet ediyoruz. Sürekli onlardan görüşler alıp, tartışıyoruz. Çünkü sizler sahada ve mutfaktasınız." dedi.

 

Bir işin el birliği ile omuz vermekle başarılabileceğini anlatan Selçuk, "Lütfen bulunduğunuz yerde bu işin nasıl yapılamayacağını değil, nasıl yapılabileceğine kafa yorun. Herkese umut verin." diye konuştu.

 

Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk,  "Kapsayıcı Eğitim Bağlamında Okul Yöneticilerinin Mesleki Gelişim Programı" kapanış toplantısı sonrası Kış Sporları Eğitim Merkezi Açılışı'na katıldı. 

 

Selçuk, Türk bayraklarıyla kendisini karşılayan patenle kayan ve merkezde kayak yapan öğrencilerin gösterisini izledi. Ardından protokol üyeleri ve öğrencilerle merkezin açılışını gerçekleştirdi. 

 

Buradan Sivas Yetenek ve Beceri Merkezi'nin açılışına geçen Selçuk, törende yaptığı konuşmada, mutlu bir gün geçirdiğini söyledi. Sivas'ın birlikteliği, beraberliği, eğitimde yükselmeye, yücelmeye yönelik attığı adımların çok çok değerli olduğunu vurgulayan Selçuk, çocukların sadece test ve sınavlara hazırlanmasıyla değil, aynı zamanda ve daha büyük ölçüde hayat sahnelerine hazırlanmalarıyla ilgilendiklerini belirtti.

 

Tasarım beceri atölyeleri ve bu tür merkezler vasıtasıyla da çocukların çok yönlü, duyguda, düşüncede, harekette ve eylemde bütünsel olarak gelişmeleri için fırsatlar oluşturmaya gayret gösterdiklerini aktaran Selçuk, şunları kaydetti: "Bunun çok güzel bir örneğini Sivas'ta görmekten mutluluk duydum. İnşallah bunların sayısını hem Sivas'ta hem başka şehirlerde artıracağız. Çocuklarımızın sadece bir yönden değil çok yönlü olarak gelişmelerine imkan sağlamış olacağız. Dünyayla rekabet edebilmek, eğitimle ekonominin ilişkisini güçlendirebilmek için bu tür üretim yerlerine, haz duyarak öğrenme merkezlerine daha çok ihtiyacımız var. El birliğiyle bunu başarabileceğimizin inancı içerisindeyiz." 

 

Açılışını gerçekleştirdiği merkezi gezen Selçuk, burada eğitim gören öğrencilerin çalışmalarını izledi. Selçuk, müzik eğitimi alan öğrencilerin yeni okul zili şarkısını söylemesi üzerine, bu anları cep telefonuna kaydetti. 

 

Merkezdeki Radyo TV İletişim Atölyesi'ni gezen Selçuk, Fevzipaşa İlkokulu 2. sınıf öğrencisi İnci Koca'nın röportaj teklifini kabul etti.

 

Selçuk, minik kızın aralarında "Ben çok merak ediyorum. Ziya öğretmen kimdir? En çok da ilkokul öğretmeninizin adını merak ediyorum?", "Çocukken ne olmayı hayal ederdiniz, hayaliniz gerçekleşti mi?", "Ziya öğretmenim ilkokuldayken hangi oyunları oynardınız, en çok sevdiğiniz oyun hangisidir?" şeklindeki sorularını yanıtladı. 

 

Bakan Selçuk ile minik öğrenci arasında geçen samimi diyaloglar stüdyodakileri gülümsetti.

 

Bakan Selçuk'un yoğun Sivas programında Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM) açılışı da vardı. 

 

Velilerin çocuklarının geleceğiyle ilgili taşıdıkları heyecanı değerli bulduğunu vurgulayan Selçuk, şunları kaydetti: "İnşallah hep beraber bu tür merkezlerimizin sayısını artıracağız. Milli Eğitim Bakanlığı olarak Türkiye'de BİLSEM'lerle ilgili yeni atılımın içerisindeyiz. Şu ana kadar çok güzel hizmetler yürüten bu kurumlarımız bundan sonra da bu güzel hizmetleri yürütmeye devam edecekler. Yavaş yavaş her bir okulumuzda bu tür atölyelerin açılmasıyla ilgili çalışmalarımız hızla devam ediyor. Eminim ki birkaç sene içerisinde Türkiye bütün okullarında bu tür atölyelerin yer aldığı merkezlerini, sınıflarını çoğaltacak, bütün okullarda donatacak. Çocuklarımız daha bütünsel olarak gelişme imkanı bulacak. İnşallah bu tür kurumlar çoğaldıkça Türkiye'nin geleceğine olan inancımız kat kat artacak. Umudumuzu asla yitirmemek kaydıyla çok daha güzel bir geleceği birlikte omuzlayacağız. Çocuklarımız için kurmaya çalıştığımız bu dünyadan biz de çok mutlu olacağız." 

 

Bakan Selçuk, BİLSEM açılışı sonrasında Cumhuriyet Üniversitesi yerleşkesindeki 4 Eylül Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen "Ziya Öğretmen ile Eğitim Buluşmaları Programı"na katıldı